DEMOKRASİ, HUKUK, ADALET İŞÇİNİN EKMEĞİDİR…
HUKUK İÇİN, DEMOKRASİ İÇİN, ADALET İÇİN ÖZGÜRLÜK İÇİN 1 MAYIS’TA ALANLARDAYIZ
Bugün 1 Mayıs, işçi sınıfının Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü. 1 Mayıs; ülkesi, milliyeti, görüşü, dini, mezhebi, mesleği, cinsiyeti, yaşı ne olursa olsun bütün işçilerin ekmek-barış-özgürlük ve demokrasi için birlikte mücadele günüdür.
1 Mayıs, sömürüsüz, baskısız, insan onuruna yaraşır bir yaşam için, taleplerimizi haykıracağımız gündür.
1 Mayıs, tüm emekçilerin güçlerini birleştirdiği gündür.
1 Mayıs’a işçi sınıfı ve emekçi halkımızın kazanımlarına yönelik saldırıların artarak devam ettiği, en temel hak ve özgürlüklerimizin açıkça tehdit altında olduğu, ekonomik krizlerle, halkımızın büyük bir cendere içine sokulduğu, hukuk güvenliğinin kalmadığı, hukukun, adaletin, ayaklar altına alındığı, demokrasiye darbe yapıldığı, haksızlıkların, hukuksuzlukların her geçen gün vicdanları sızlattığı bir dönemde giriyoruz. Art arda gelen siyasi operasyonlar ve demokratik haklara yönelik saldırılar yalnızca işçi ve emekçileri değil, başta üniversite ve lise gençliği olmak üzere toplumun geniş kesimlerini hedef alıyor.
Halkın oyuyla seçilen belediye başkanları hukuksuzca hapse atılarak halk iradesine darbe yapılıyor. Ülkemizin aydınları, sanatçıları, gazetecileri her gün akıl almaz suçlamalarla karşı karşıya kalıyor. İktidarın muhalif gördüğü herkes potansiyel suçlu haline gelirken, ortada suç olmasa dahi cezadan kurtulamıyor; buna karşılık gerçek suçlular, elini kolunu sallaya sallaya ortada dolaşıyor.
Açlıkla, yoksullukla, barınma kriziyle boğuşan emekçiler ve emekçi halkımızın sofrasına koyduğu ekmek her gün küçülüyor.
Örgütlenme, ifade özgürlüğü önündeki engeller, hukuksuzluklar emekçilerin hak aramasını engelliyor. Grevler, “erteleme” adı altında yasaklanıyor. Emekçilerin, vergi sistemindeki adaletsizliklere yönelik itirazları dikkate alınmıyor.
İktidar, işgücünü ucuzlatmak ve iş güvencesinden yoksun hale getirmek için kısmi zamanlı çalışma, çağrı üzerine çalışma gibi esnek çalışma modellerini dayatıyor. Kıdem Tazminatındaki tavan sınırlaması, tavanın da memur maaş artış oranına göre belirlenerek düşük tutulması ile kıdem tazminatı adım adım tasfiye ediliyor.
Bizler, emekçileri köleleştiren bu uygulamaları, kıdem tazminatını ortadan kaldıran girişimleri dün de kabul etmedik bugün de kabul etmiyoruz, yarın da kabul etmeyeceğiz.
Biz emekçiler, hayat pahalılığına, yoksulluğa, işsizliğe, geleceksizliğe mahkum değiliz.
Biz emekçiler, ülkemizin kaynaklarının, ürettiğimiz değerlerin hepimizi insanca yaşatmaya yeteceğini biliyoruz. Biz emekçiler, üniversite öğrencileri emekçi halkımızla birlikte ülkemizdeki bütün bu yoksulluğu, yolsuzluğu, hukuksuzluğu, eşitsizlikleri, adaletsizlikleri ancak ve ancak laik demokratik cumhuriyete, demokrasiye, adalete sahip çıkanların, birlikte omuz omuza yürümesiyle ortadan kaldırılabileceğini biliyoruz.
Biz örgütlü olduğumuzda, birlik olduğumuzda, bizden büyük gücün olmadığını biliyoruz.
1 Mayıs, yalnızca taleplerin dillendirildiği bir gün değil; emek cephesinin ortak mücadele hattını ortaya koyduğu, örgütlü gücünü kitlesel biçimde gösterdiği bir gündür.
Biz emekçiler, bu olumsuzlukları birlikte değiştirebiliriz.
Çünkü ülkenin gerçek sahipleri bizleriz…
Çünkü biz, bu ülkenin; işçileri, esnafları, işsizleri, çiftçileri, kamu emekçileriyiz…
Çünkü biz, halkız!
Bizler; “İŞ, EKMEK, DEMOKRASİ, ADALET VE ÖZGÜRLÜK” için ülkemizde ve dünyada barışın, kardeşliğin, adaletin ve dayanışmanın hüküm sürmesi için mücadele ediyoruz…
Bizler; demokrasi, özgürlük ve adaletin hakim olduğu bir ülkede insana yakışır koşullarda çalışmak ve yaşamak istiyoruz.
Bizler; özgürlükçü, adil ve barış içinde bir dünya, emeğin, demokrasinin, adaletin, barışın, eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşliğin egemen olduğu bir ülke istiyoruz.
Biz Anayasal barışçıl toplu eylem hakkını kullandığı için, gençlerimizin cezalandırılmadığı, çocuklarımıza umutlu onurlu bir gelecek bırakmak için mücadele ediyoruz.
Bizler insanların gündüzleri sömürülmediği, geceleri aç yatmadığı, özgür ve demokratik bir ülke istiyoruz.
Bizler; iktidar gücünün keyfi davranışlarının sınırlandırıldığı, iktidarın tüm eylem ve işlemlerinin yargı denetimine tabi tutulduğu, hukukun üstünlüğünün egemen olduğu laik hukuk devleti istiyoruz.
Bizler; insanların korkmadan düşündüklerini söyleyebildiği, özgürlüklerin sınırının siyasal iktidarlar tarafından çizilmediği, kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlendiği, bir ülkede yaşamak istiyoruz.
Bizler, üreten, ürettiğini adaletli paylaşan, bilimsel çağdaş eğitimle donanmış, güçsüzü güçlüye, azınlığı çoğunluğa karşı koruyan, barış içinde kardeşçe yaşayacağımız düzen istiyoruz.
ÖZGÜRLÜK, EŞİTLİK, ADALET, DEMOKRASİ, BARIŞ İÇİN,
EKMEĞİMİZ, GELECEĞİMİZ VE ÜLKEMİZ İÇİN 1 MAYIS’TA ALANLARDAYIZ
KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA YA HEP BERABER YA HİÇBİRİMİZ!
YAŞASIN 1 MAYIS BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ!
YAŞASIN EMEKÇİLERİN BİRLİĞİ!