“Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyerek Türk Silahlı Kuvvetlerinin ebedi başkomutanı Atatürk’ün izinde giden, ettikleri yeminle “laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne, yüce Türk ulusunun namus ve şerefine, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller karşısında bizi bulacak ve kılıçlarımız daima keskin ve hazır olacaktır. Bizler Türk istikbalinin evlatlarıyız. Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşayacağız. Ne mutlu Türküm diyene!” sözleriyle laik, demokratik Türkiye Cumhuriyetine, ülkenin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkan, çok iyi yetişmiş, çağdaş teğmenlerimizi cezalandırarak yok etmeye çalışmak, ülkemize ve ordumuza yapılacak en büyük kötülüktür.
Başta, Kara Harp Okulu birincisi Teğmen Ebru Eroğlu olmak üzere genç teğmenlerimize bu kötülüğü yapanlar, teğmenlerimizin gençlerimize, kadınlarımıza örnek olmalarını, Atatürk’e ve devrimlerine bağlılığını hazmedemeyenlerdir.
Şunu bilin ki, Teğmen Ebru Eroğlu gibi olmak isteyen milyonlarca genci yok edemezsiniz, sindiremezsiniz.
Bu ülke için tehdit, laik Türkiye Cumhuriyetini kuran Atatürk’ün askerleri değil, Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret edenlerdir.
Bu milleti yarına taşıyacak Laik Cumhuriyet’in evlatlarını savunmak, emekçilerin vatan borcudur, millet borcudur!