ffa41
HAYDİ, 1 MAYIS’A!


Kıdem Tazminatı’nın yok edilmesine, boğaz tokluğuna kölelik koşullarında çalıştırmaya karşı,

GÜVENCELİ İŞ, GÜVENLİ GELECEK İÇİN,
EKMEK, BARIŞ, ÖZGÜRLÜK İÇİN
HAYDİ, 1 MAYIS’A!

 İşçi Arkadaş,
1 Mayıs, sömürüsüz, baskısız, insan onuruna yaraşır bir yaşam için, taleplerimizi haykıracağımız gündür.
1 Mayıs, siyasal görüş, ırk, cinsiyet, etnik köken, ülke, din, mezhep ve benzeri farklılıkları bir tarafa bırakarak tüm emekçilerin güçlerini birleştirdiği gündür. 1 Mayıs, hangi ülkede olursa olsun diktatörlere, otoriter baskıcı rejimlere karşı canı pahasına mücadele veren bütün emekçilerle dayanışma duygularımızı haykırdığımız bir gündür. 1 Mayıs, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele, dayanışma günüdür.
 
İşçi Arkadaş,
2012 1 Mayıs’ını emeğe yönelik saldırıların giderek arttığı bir dönemde kutlayacağız. Bunun farkında olan iktidar, emekçilerin ortak ve güçlü bir tepki vermesini engellemek için yandaş sendika ve konfederasyonlar aracılığı ile çeşitli bahanelerle emekçilerin birliğini bozuyor. 
 
Kim ne derse desin, ne yaparsa yapsın artık “mızrak çuvala sığmıyor”. Hükümet, krizi bahane ederek, yerli ve yabancı sermayenin taleplerini içeren “Ulusal İstihdam Stratejisi” adlı ucubeyle Kıdem Tazminatı Fonunu kurarak emekçilerden ve çocuklarımızdan aldıklarını işverenlere vermek istiyor.
 
Hükümet, özel istihdam bürolarına kiralık işçi kullanma yetkisi vererek emekçileri boğaz tokluğuna, kölelik koşullarında çalıştırmak istiyor.
 
Hükümet, bölgesel asgari ücret ve kısa süreli çalışma başta olmak üzere esnek çalışma biçimlerini yaygınlaştırarak çocuklarımızı günü birlik, boğaz tokluğuna çalışan köleler haline getirmek istiyor.
 
Aldığı kararlarla, kamuda ve özelde taşeronlaştırmayı yaygınlaştırarak emekçileri sermaye karşısında savunmasız bırakan Hükümet, iş kazası adı verilen “iş cinayetlerine” seyirci kalıyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi eğitim sistemimiz, yıllardır hazırlıksız projelerle ve sözde “reform”larla adeta bir yap-boz tahtasına dönüştürülerek, çocuklarımızın, ülkemizin geleceği olan eğitim politikaları sık sık günlük hesaplaşmaların ve polemiklerin konusu yapılıyor.
 
12 Eylül ile hesaplaşma iddiasında olan Hükümet, emekçilerin özgürce örgütlenmesinin önünde bulunan onlarca engeli kaldırmıyor, “Ulusal İstihdam Stratejisi” ile yeni engeller çıkarıyor. Emekçilerin Anayasal sendika seçme hürriyeti bazı AKP’li siyasiler ve belediye başkanlarının baskı ve tehditleriyle ortadan kaldırılıyor.
 
Sağlık ve eğitim hizmetlerini ticarileştiren, doğalgaza, benzine, elektriğe yapılan zamlarla emekçi halkı yoksullaştıran Hükümet, bölgesel eşitsizlikleri gidermek iddiasıyla sermayeye; içinde vergi indirimleri, kaynak olarak işsizlik fonunun kullanıldığı prim destekleri, yer tahsisi, faiz destekleri vb. pek çok düzenlemeyi içeren yeni bir teşvik paketi gündeme getiriyor.
 
Hükümetin emek karşıtı uygulamalarına, işçi hakla­rını gasp etme girişimlerine karşı 1 Mayıs alanlarında tek yumruk, tek ses olarak mücadele kararlılığımızı göstereceğiz...
 
İşçi Arkadaş,
Bu ülkenin gerçek sahipleri bizleriz... Biz biliyoruz ki: Biz karşı çıkarsak yapamazlar!...
Çünkü bizler, bu ülkenin; işçileri, esnafları, işsizleri, çiftçileri, kamu emekçileriyiz...
Bizler, insanların açlıktan ölmediği; çocukların savaşlar sonucunda anasız-babasız kalmadığı bir dünya için; esnek, güvencesiz çalıştırmaya karşı, Kıdem tazminatının yok edilmesine ve bölgesel asgari ücretle gelen kölelik düzenine karşı mücadele ediyoruz,
Bizler, ülkemizde ve dünyada barışın, kardeşliğin, adaletin ve dayanışmanın hüküm sürmesi için; Suriye'de, İran'da, Afganistan'da, Irak'ta savaşa asker gönderilmesini, gençlerimizin ölüme sürüklenmesini reddetmek için 1 Mayıs'ta alanlardayız!
 
ÇÖZÜM ELİMİZDE;
HAYDİ, 1 MAYIS'TA ALANLARA!
 
 
                                              Belediye-İş Sendikası
 
 

 

 

GÜNDEM