ffa41
ER YA DA GEÇ, ADALET YERİNİ BULACAKTIR…

ER YA DA GEÇ, ADALET YERİNİ BULACAKTIR…

Hizmet-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan Antalya’da yaptığı basına yansıyan konuşmasında, yerel seçimlerin ardından  “sendikalarına üye 10 bin kişinin işten çıkarıldığını, 60 bin işçinin istifa ettirildiğini” iddia etti. Arslan sorumlu olarak da 31 Mart seçimleri ardından muhalefet partilerinin yönetimde olduğu, başta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş olmak üzere, İstanbul ve Antalya Büyükşehir yönetimlerini ve bu belediyelerde çalışan emekçilerin tercihi olan sendikamızı işaret etmiştir.

DÜN YENEN HURMALAR…

Sayın Arslan belli ki,  kendini dünya akıllısı milleti aptal sanıyor? Ayaküstünde kırk yalan söyleyerek, bu yalanlarla toplumu inandıracağını sanıyor, ama yanılıyor. Çünkü yapılan zulüm, bini aştı. Ne yaparsanız yapın, ne kadar uzun kuyruklu yalan söylerseniz söyleyin gerçekleri gizleyemezsiniz.

Hak-İş, yandaşları desteğiyle Çay-Kur’da on yıllardır örgütlü olan Türk-İş’e bağlı Tek Gıda-İş Sendikası üyesi binlerce işçiyi baskı ve tehditle Öz Gıda-İş’e üye olmaya zorlamadı mı?

Hak-İş, dönemin Orman Bakanlığı bürokratlarının desteğiyle, sürgünle baskıyla on binlerce orman işçisini Türk-İş’e bağlı Orman-İş’ten, istifa ettirip, Öz Ormanı İş’e üye olmaya zorlamadı mı?

Hak-İş, Anadolu Ajansı’nda on yıllardır örgütlü olan Türkiye Gazeteciler Sendikası üyelerini ajans yönetimin baskıyla, tehditle Medya-İş’e üye olmaya zorlamadı mı? Sendikasından istifa etmek istemeyenleri işten atılmadı mı?

Belediye-İş’in yıllardır örgütlü olduğu Kocaeli, Ankara, İstanbul, Antalya ve Erzurum Büyükşehir belediyeleri başta olmak üzere onlarca belediyede çalışan onbinlerce Belediye-İş üyesi, tehditle, sürgünle sendikamızdan zorla koparılıp Hizmet-İş’e üye yapılmadı mı? Sendikasından vazgeçmeyen emekçiler işten attırmadı mı?

Belediye-İş yöneticilerinin haksız hukuksuz baskıların durdurulması için görüştüğü bazı belediye başkanları ve siyasilerden aldığı cevap “Hizmet-İş bizim sendikamız tabii ki onu büyüteceğiz”  oldu.

HALEP ORADAYSA ARŞIN BURADA.

İnternete girip birkaç dakikalık aramada, Hak-İş/Hizmet-İş ve yandaş sendikaların emekçilere yaptığı zulmün onlarca örneğine kısaca ulaşılabilir. 2013’te sadece 41 bin üyesi olan Hizmet-İş, hayatın olağan akışına aykırı bir şekilde, 2019’da 316 bin üyeye nasıl sahip oldu sanıyorsunuz? Bu büyüme, baskıyla tehditle, güdümlü sendikacılıkla ve işverenin koruyup kollamasıyla gerçekleşen hormonlu büyümeydi. İşçiye emekçiye dayanmayan hormonlu anlayış, doğal olarak yandaş desteği azalıp, hortumlar kesilmeye başlayınca,  patlak balon gibi sönmeye başladı.

MAHMUT ARSLAN’IN HEZEYANLARI, SUYUN YATAĞINI BULMASINDANDIR.

Hak-İş/Hizmet-İş, 31 Mart 2019 yerel seçimleri ardından binlerce İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İSTON ve İSBAK, Antalya Büyükşehir ve bağlı şirketi Ulaşım A.Ş., Ankara Büyükşehir ve bağlı şirketi ANFA, BELKA ve BELPLAS emekçilerinin yaklaşık yüzde 75-80’ninin Belediye-İş’i tercih etmesini kabullenemiyor.

Bir yandan asılsız iddialarla yeni belediye yönetimlerini karalıyor, diğer yandan da 31 Mart Yerel seçimleri sonrası oluşan özgürlük ortamında sendikal tercihlerini yaparak özgürce sendikalarını seçen belediye emekçilerini cezalandırmak istiyor.

Yenilenen İstanbul Büyükşehir seçimleri öncesi ara dönemde, bir yandan yıllardır sendikalaşma hakkını vermediği binlerce işçiyi, belediye bürokratlarının baskısıyla, belediyelerin insan kaynaklarından gönderdiği acil kodlu emirlerle, iki seçim arasında Hak-İş’e bağlı sendikalara üye kaydediyor. Diğer yandan da, Bakanlık’taki yandaşları marifetiyle üç günde yetki tespiti alıp 3 yıllık toplu sözleşmeler yaparak iktidar değişikliği için hazırlık yapıyor. Bu yapılanın adı sendikacılık değil militanlıktır, tetikçiliktir. Diğer yandan yenilenen İstanbul Büyükşehir yerel seçimi öncesi, hukuksuzca belirli bir amaçlarla ara dönem yönetimi binlerce şahsı işe alıyor. İşe alınan kişiler, Hak-İş’e bağlı sendikalara üye yapılıyor. Sayın Ekrem İmamoğlu yönetimi “İstanbulluların hakkını yedirmem” diyerek, bu haksızlığa karşı çıkınca da, sendikal hayatı boyunca işçi hakkı aramak için sokağa çıkmayan Hak-İş’e bağlı sendikalar sözde eylem yapıp, yeni yönetimleri karalıyor.

Siz bu milleti aptal mı sanıyorsunuz? Sakın ha!!! Sakın!!! milletin aklıyla alay etmeyin.

Tüm bunlar yetmez gibi, Hak-İş/Hizmet-İş, Antalya ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinde, yeterli yasal çoğunlukları olmamasına rağmen, yasalara, uygulamalara ve yerleşik içtihatlara aykırı bir şekilde toplu sözleşme yetkilerine itiraz ediyor, tek kişilik sözde grevler yaparak yeni belediye yönetimlerini, işçilerin ve kamuoyunun gözünde yönetemeyen, toplu sözleşme yapamayan yönetimler olarak itibarsızlaştırmaya çalışıyor.

Sizlerin ve ağalarınızın yaptığı adaletsizliklerin, haksızlıkların, hadsizliklerin sonuna yaklaştığınızı görünce de, utanmadan, sıkılmadan zeytinyağı gibi su üstüne çıkıp, baskıdan, tehditten bahsedip mağduru oynamaya çalışıyorsunuz.

Hadi oradan, edep yahu. Biraz utanın. Bu ne yüzsüzlük, bu ne utanmazlık.

İftira atıp, baskıdan bahsedip çocuklar gibi ağlayıp, sızlanıp, suçu başkasında aramayın.

Bizden size tavsiye, özgürce sendika seçme hakkını kullanan emekçilerin tercihlerine saygı duyun. Onlara düşman gibi davranıp, sendikal tercihlerinden dolayı asılsız, hukuksuz yetki itirazlarıyla emekçilerin ekmeğiyle oynamayın.

Belediye-İş, dün olduğu gibi bugün de hiçbir ayrım yapmadan tüm belediyelerde alınteriyle hizmet üreten emekçinin yanında, siyasetin maşası olan işçiyi işiyle tehdit eden, emekle, üretimle işi olmayan asalakların karşısındadır. Saygılarımızla.  14.10.2021

Belediye-İş Sendikası

 

 

 

GÜNDEM