Türkiye'nin en köklü kurumlarından olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki İETT Genel Müdürlüğü, bugünlerde verdiği hizmetten çok personeline yaptığı usulsüzlükle konuşuluyor

İETT ve yetkili personelinden milligazete.comtr'ye gelen bilgillere göre, bugüne kadar İETT bünyesindeki şoför ve teknisyenlerin İBB’ye bağlı diğer kuruluşlara nakillerinin yapılması büyük gizlilikle yürütüldü. Bu nakillerin, işçilerin işini kaybetmesi ile sonuçlanacağı iddia ediliyor.

Ulaştığımız bilgilere göre;  4857 Sayılı İş Kanununa göre nakil ve tayin hakkı bulunmayan işçi personelin  İBB bünyesindeki başka kurum ve kuruluşlarına nakledilmesini sağlamak için, 11 Eylül 2014 tarihli Resmî Gazetenin 29116 (Mükerrer) sayılı baskısında yayımlanan 6552 sayılı iş kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılması ile bazı alacakların yeniden yapılandırılmasına dair kanunundaki 12 nci maddeye eklenen geçici Madde 16’nın 2 nci bendinden yararlanıldı.

KANUN NE DİYOR?

Söz konusu kanun şu şekilde:

"İşyerlerinin aynı yerde olup olmadığına bakılmaksızın; bir mahallî idarenin ya da bağlı kuruluşunun kendi birimleri arasında veya bir mahallî idare ile bağlı kuruluşu arasında veya aynı mahallî idarenin farklı bağlı kuruluşları arasında olmak kaydıyla, mahallî idarelerde veya bağlı kuruluşlarındaçalışan işçiler, ilgili mahallî idarenin en üst amirinin onayı alınarak bu maddenin yayımlandığı tarihi izleyen yüz yirmi gün içinde kadroları veya geçici iş pozisyonlarıyla birlikte aynı veya benzeri iş ya da işyeri değişikliğine tabi tutulabilir. Bu fıkra uyarınca aynı veya benzeri iş ya da işyeri değişikliğine tabi tutulan işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal hakları ile kıdem tazminatları ve kıdeme bağlı diğer hususlarda, 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin durumlarına uygun hükümleri aynı şekilde uygulanır.”

(resmi gazete linki:http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2014/09/20140911M1-1.htm)

Bu kanunu özetleyecek olursak; kadrolu işçinin nakil müracaatının en üst amirinin onayını alması koşuluyla maddenin yayımlandığı günden itibaren 120 gün içinde aynı mahalli idare içinde başka kurum ve kuruluşlara kadrosuyla yada geçici iş pozisyonuyla nakledilmesi mümkün.

Fakat ulaştığımız İETT çalışanları hiçbir personelin yazılı müracaatının olmadığını ve tüm işlemlerin gizlilikle yapıldığını söyleyerek iş kanununu işaret ediyorlar.

İş kanununa baktığımızda ise, işçinin rızası olmadan başka yere nakledilmesi ya da sözleşmesinin devredilmesi mümkün değil. Herhangi bir nakil hakkı olmayan işçinin mevcut işyerinden ayrılmasıyla iş sözleşmesinin (akidinin) fes edileceği de muhakkak. 

KADROLAR BUHARLAŞACAK!

İETT tarafından yapıldığı iddia edilen çalışmaların, ilgili yasanın geçerlilik süresini aşıp bugün itibari ile 125 güne ulaşması hükmünü yitirmiş oluyor. Bu nedenle olası bir işçi personeli nakilinde gerek iş kanunu gerek ise 6552 Kanunun Madde 12 deki geçişi 16 maddesine uygunsuzluğu sebebi ile işçi personelin kadrolarını kaybedeceği öne sürülüyor. 

İETT  Genel Müdürlüğünün, kendilerinin rızasını ve onayını almadan ve herhangi bir bilgilendirme yapılmadan işlerine son verilmek istendiğini belirten işçi personeli; "Herkesin gönderileceği işyerine girişleri yapıldı, bunu da SGK Hizmet dökümüne baktığımda gördüm. Orada ‘ilişiği kesilmiştir’ ibaresini var.' dedi.

İDDİALAR HAVADA UÇUŞUYOR!

Daha ilginç bir iddia ise şu; nakli yapılmak istenen işçi personelin ilgili maddeye uygunluğu esasına göre, hem imzaları taklit edildi, hem de adlarına nakil talepleri düzenlendi. 

İddia edilen nakillerin, "yasaya göre zaten süre dolmuş, artık böyle bir durum söz konusu olamaz" denirken, ‘Geçtiğimiz hafta sonu gidecek olan arkadaşlarımızın isim listelerini bir garajda ilan panosuna astıklarında sendika temsilcileriyle yaşadıkları arbede sonrası kaldırdılar' diyen işçiler, 'Korkuyoruz ki bize geçmiş tarihli tebliğ yazılarını imzalattıracaklar' iddiasında bulundular.

Bağlı oldukları sendikaların da kendilerinin aleyhine hareket ettiğini iddia eden işçiler milligazete.com.tr'ye şunları anlattı:  'Kurumda söz yetkisi olan tek sendika Hizmet-iş Sendikası’dır. O da olanlara bu ana kadar sessiz kalmakta. İBB bu çalışmayla bünyesindeki işçilerin çoğunluğunun tercihi ile Türk-iş konfederasyonundaki Belediye-İş sendikasının yetkisini almayı hedeflemekte. Olan bize olacak, kadromuzu kaybettirecekler hatta yarın yönetim değiştiğinde ise işsiz bırakacaklar."

13 Ocak 2015