ffa41
Basından-Dünya Gazetesi-ALAATTİN AKTAŞ -Üniversite mezunu işsiz sayısı 718 bini buldu.

Üniversite mezunu işsiz sayısı 718 bini buldu Temmuz ayı itibariyle Türkiye'deki toplam işsiz sayısı 2 milyon 970 bin kişi olarak hesaplanıyor. Bu, TÜİK'in verileri. Bu sayıyı, tanımı daha farklı almak suretiyle daha yüksek hesaplamak da mümkün. Ama resmi rakam yaklaşık 3 milyon olarak açıklanıyor, biz de bu rakamı esas alacak ve bu 3 milyon içinde yer alan detaylara bakacağız. İşsizlik tüm sonuçlarıyla, herkes için kötü de, herhalde en çok üniversiteyi bin bir emekle, zahmetle, özveriyle bitirmiş gençler ve onların aileleri için kötü.

TÜİK'in hesapladığı 2 milyon 970 bin işsizin 718 bini üniversite mezunu. Yani, Türkiye'deki işsiz her 4 kişiden biri üniversiteyi bitirmiş. Üniversite mezunu 718 bin işsizin hepsi genç değil tabii ki, yaşı henüz 30'u bulmamış genç işsizlerin sayısı 502 bin kişi düzeyinde bulunuyor. Bu da hiç az bir sayı değil, yarım milyon gençten söz ediyoruz. Üniversite mezunu olup da çalışmak isteyenlerin sayısı, yani üniversiteli işgücü 6 milyon 270 bin kişi. Bu kişilerin 5 milyon 555 bini iş bulabilmiş, 718 bin kişi ise iş arıyor. Bu değerlere göre, üniversite mezunlarında işsizlik oranı yüzde 11.4 olarak hesaplanıyor. İşsizlik oranı erkeklerde kadınlara göre çok daha düşük. Oran, erkeklerde yüzde 7.7, kadınlarda ise yüzde 17 düzeyinde bulunuyor. 30 una kadar iş yok İki yıllık yüksek okul mezunlarından oluşan 15-19 yaş arası nüfustaki işgücü de, istihdam da, işsizlik de önemli değil. 20-24 yaş arasında işgücü birden fırlıyor ve 789 bine çıkıyor. Ama 789 bin gencin yalnızca 543 binine iş bulunabilmiş, 246 bin kişi işsiz durumda. Bir başka ifadeyle 20-24 yaş arasında olan ve üniversiteyi yeni bitirmiş gençlerin neredeyse üçte biri işsiz. Bu yaş grubundaki işsizlik oranı erkeklerde yaklaşık yüzde 24, kadınlarda yüzde 37 düzeyinde. Bir üst yaş grubuna geçildiğinde durum belirgin bir şekilde iyileşiyor, üniversiteliler daha fazla iş bulmaya başlıyor. 25-29 yaş arasında işgücü 1.4 milyon, istihdam 1.2 milyon, işsiz 247 bin, işsizlik oranı da yüzde 16.7. İşsizlik oranı erkeklerde yine düşük, yüzde 13, kadınlar ise yüzde 21. Ama sonuç yine de pek parlak değil. Temmuz ayı itibariyle 291 bini erkek, 424 bini de kadın olmak üzere 718 bin üniversite mezunu iş arıyor. Bu 718 bin kişinin 502 binini de 30 yaşın altındaki Üniversiteliler oluşturuyor. Sorun, daha da büyüyecek Üniversitelilerdeki işsizlik sorunumuz ne yazık ki iyileşmeyeceği gibi giderek daha da büyüyecek bir görüntü veriyor. Bu konuda iyimser olmak pek mümkün değil. Nasıl iyimser olunur ki... Eğitim sistemimiz, bırakınız yerinde saymayı, kalite olarak her geçen gün geri gidiyor. Üniversiteye gelinceye kadar on yılı aşkın süre sözüm ona yabancı dil eğitimi verip, çocuklarına, gençlerine hiçbir dili doğru dürüst öğretemeyen dünyanın sayılı ülkelerinden biriyiz. Ve bu sorunu yıllar yılı aşamadık. Üniversitelerimizden, her yıl iş bulma şansları neredeyse sıfır olan binlerce öğrenci mezun ediyoruz. O bölümleri niye açıyoruz, hatta bu kadar üniversiteyi niye açıyoruz, o da tümüyle göstermelik zaten. Sanayici, ara eleman arıyor bulamıyor, ama piyasada aslında diploması dışında hiçbir vasfı olmayan binlerce üniversiteli var. İnsanlar üniversite mezunu olunca, kendi açılarından haklı bir yaklaşımla sıradan işleri kabul etmeme eğilimi içine giriyorlar. Zaten birçok işi yapma becerileri de yok. Ama, zamanında onları okuyacakları bölümü bitirdiklerinde iş bulma şansları konusunda pek bilgilendiren de yok. Bir üniversite olsun da, ne olursa olsun, havasına giriliyor. Sonuç ortada işte. Yaşı 30'a gelmiş yarım milyon üniversite mezunu iş arıyor. Kaldı ki bu rakam, işgücü piyasasına girenler dikkate alınarak hesaplanıyor. Türkiye, sanki öylesine zengin bir ülke ki, mezun olduğunda iş bulsun bulmasın herkese üniversite okutmak zorundaymış gibi bir çaba içinde. Meslek liseleri eğitimi ikinci planda görülüyor, buralara burun kıvrılıyor, ama bu okulları bitirenler de genellikle iş bulma konusunda bir sıkıntı yaşamıyor. Ancak, başta imalat sanayi yatırımları olmak üzere istihdam yaratacak yatırımlar yerinde saymaya başladı. Ve bu yatırımlar öyle kısa vadede canlanacak gibi de görünmüyor. Bu gidişle biz bir süre sonra meslek lisesi mezunlarına iş yaratma konusunda da geçmişi aramaya başlayabiliriz.

19.10.2015

 

GÜNDEM