ffa41
Basın-Evrensel- İstifa İçin Kurana El Basmaya Zorladılar

Pakmayanın İzmir Kemalpaşa daki tesislerinde Tek Gıda-İş e üye olan 4 işçi sendikalı olmalarının ardından işten çıkarıldı. İşçilerin fabrika önünde başlattıkları direniş dokuzuncu gününe girdi. İşçiler, işyerinde işverenlerin ve müdürlerin işçileri odalarına çağırıp Kur’an’a el bastırarak sendikadan istifa etmeye zorladıklarını ifade etti.

 

İşten çıkarılan Erdal Yünlü, Bülent Çiftçi, Baran Badikanlı ve Metin Onat hem işe geri dönebilmek hem de fabrikada Tek Gıda-İş’in yetkili sendika olabilmesi için günlerdir direnişteler. Fabrikaya sendika girene direnişlerini sürdürmekte kararlı olan işçiler, sendikalı olmayan arkadaşlarına da üye olma çağrısında bulundu.

İşçiler yapılan baskılardan dolayı tespit ettikleri 7-8 yönetici hakkında Türk Ceza Kanunu’nun, “Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi” maddesini içeren 118. maddesine göre avukatları aracılığıyla savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını da açıkladı.

 

Şafak Operasyonu

Altı yıldır Pakmaya’da çalışan Baran Badikanlı, sendikalı olduklarının duyulmasından itibaren müdürler ve amirlerin tehditvari bir şekilde istifa etmelerini istediklerini belirterek, “‘Sonu kötü olur, sizi işten çıkarırız’ dediler. İçerideki arkadaşlarımızı da sindirmeyi çalışıyorlar. Bu tehditvari söylemlere karşı suç duyurusunda bulunduk. Pakmaya’da şimdiye kadar hep emeğimiz sömürüldü. Verilen sözler tutulmadı ve asgari ücret seviyesinde çalışıyoruz. Pakmaya işçiler sayesinde önemli bir yerde. Yeri geliyor 24 saate kadar çalıştırılıyorduk. Sendikaya üye olunca 24.00-08.00 vardiyasındayken sabah 6 gibi fabrikaya şafak operasyonu yapar gibi gelip bizi işten çıkardılar” dedi.

11 yıldır Pakmaya’da çalışan Erdal Yünlü ise sendikaya üye olduğu için patronlar tarafından sorguya çekildiğini ifade ederek şunları aktardı: “İstifa etmem için baskı yapıldı. Bu benim Anayasal hakkım, sendika üyeliğimden de istifa etmiyorum dedim. İşimizin başına tekrar dönmek sorunu bitirmiyor sendika yetkili olana kadar direnişte olacağız.”

 

Suçlu gibi evden aldılar’

9 yıllık Pakmaya İşçisi Bülent Çiftçi de patronlar tarafından her sene verilen yeni vaatlerle taleplerinin ertelendiğini dile getirerek, “İşten çıkarıldığım gün beni suçlu gibi evimden aldırarak hiçbir açıklama yapmaksızın sabahın sekizinde işyerine getirdiler ve o andan itibaren çıkış sürecimi başlattılar. Yasal olan bu değil yapılan tavır insani değil. Yasal olanı istediğimiz için bir sürü yasa dışı uygulamalara başvurdular” dedi.

Pakmaya’nın kompresör dairesinde 5 yıl boyunca çalışan Metin Onat da ise “İşyerindeki diğer işçilere gözdağı vermek için bizi kapının önüne koydular. Sendikalı olduğumuz için bizi suçlu konumuna düşürmeye çalıştılar. Direnişimizi sürdüğümüz her gün 5-10 arkadaşımız işten çıkartılmakla tehdit ediliyor” diye konuştu.

 

Sendika Girmeden Kazanım Elde Edildi

Tek Gıda-İş Genel Başkan Danışmanı Gürsel Köse: İşçiler son çıkış noktası olarak sendikaya üye oldular. Bu mücadele emek demokrasi ve çocuklarımızın geleceğinin mücadelesidir. Pakmaya şunu kabul etmek zorundaki sendikayla oturup toplusözleşme imzalamak zorunda kalacak. Aksi takdirde bu mücadele bitmeyecek. Bu işyerinde barış olacaksa huzur olacaksa bunun tek koşulu budur.  

Tek Gıda-İş Örgütlenme Uzmanı Ömer Karahan: İşçiler çalıştırılırken yasal süreler dikkate alınmamış ve hafta sonu ile tatil mesai ücretlerinin yarısı verilmiş. Sendikanın örgütlenme faaliyetini duyduktan sonra mesai ücretlerini yüzde yüze çıkardılar. Örgütlenme hız kazanınca da paket hazırladılar. ‘İki cumhuriyet altını vereceğiz ve kömür yardımını bir tona çıkaracağız’ gibi. Sendika daha gelmeden işçilerin çalışma koşullarında iyileştirmeye gidildi.

6.4.2012

 

GÜNDEM