SEÇİM MEYDANLARINDA VERDİĞİNİZ SÖZ BU MUYDU?

Avcılar Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü bünyesinde, çalışan taşeron işçilerin sendikalaşma mücadelesi 152 gündür devam ediyor.

Haklarını almanın, insan gibi çalışıp, insan gibi yaşamanın tek yolunun sendikalı bir çalışmayla mümkün olduğuna karar veren taşeron işçileri anayasal ve yasal haklarını kullanarak özgür iradeleri ile Belediye-İş Sendikasını seçtiler.

Lafa gelince demokrasi, emek, sözcüklerini ağzından düşürmeyen “önce insan” diyen CHP’li Avcılar belediye Başkanı Handan TOPRAK BENLİ ve ekibi pratikte ise, işçilerin özgür iradeleri ile yaptığı seçimi içine sindiremeyip, “ya iş, ya sendika” diyerek işçileri işten atmakla tehdit etti. Bütün tehditlere ve Belediye-İş’ten istifa edin baskılarına rağmen sendikasından vazgeçmeyen işçileri iş yasasının hırsızlıkla, ahlak kurallarına uymayan haller iddiasıyla savunmalarını bile almadan işten attı. İşten atılan işçiler, bu asılsız gerekçeler yüzünden işsizlik parası bile alamadı. Yani onları iki kez cezalandırdı. Buna isyan eden işçilere ve sendikaya “mahkemeye gidin” kazanırsanız işe başlatırım diyerek adeta alay etti.

Mücadele kararlılıkla devam edince Avcılar belediye yönetimi değişik gerekçelerle işten atmalara devam etti.

İşçileri işten atarak mücadeleyi engelleyemeyeceğini anlayan Avcılar belediye Başkanı Handan TOPRAK BENLİ ve ekibi direnişi kırmak için bir yandan işçiler ve sendikamız hakkında yalan ve iftiralarla dolu asılsız bilgiler içeren bildiriler dağıttırdı. Diğer yandan da gece yarıları direnişçi işçilerin pankartları indirildi, belediyenin karşında kurulan direniş çadır alanını ATM alanı yapıldı, ancak yine de işçilerin sendikalaşma mücadelesini kıramadı.

Bu kez kamuoyunu gerçek dışı bilgilerle yönlendirmeye çalıştı.

İşten atılan işçilerin aynı şirket üzerinden belediye bünyesine alamayacağını, ihale sözleşmesinde 10 Milyon TL tazminat olduğunu açıkladı. Oysa bu bilgi doğru değildi, sözleşmesinde böyle bir yaptırım yoktu. Amaç kamuoyunu yanıltmaktı.

Ardından Avcılar Belediyesine ait sosyal medya hesaplarından “işçilerle anlaştık, onlara iş bulduk” diye asılsız tek taraflı bir açıklamalar yapıldı. Avcıların dört bir tarafına pankartlar asıldı, bildiriler dağıtıldı.

Amaç, sorunu çözmek değildi. Amaç kamuoyuna “biz sorunu çözmek istiyoruz, ancak işçiler sendika kabul etmiyor” mesajı vermek, kamuoyundan ve partisi içinden gelen tepkileri engellemekti.

Belediye-İş yöneticileri tüm bu gerçekleri bilmesine ve daha önce Avcılar belediye yönetimi tarafından verilen, tutulmayan sözlere rağmen sorunu çözmek için görüştü.  Görüşmelerde belediye başkanının size iş buldum dediği, belediye ile hiçbir bağlantısı olmayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın çöp dönüşüm işini ihaleye verdiği şirkette düşük ücretle, sendikasız güvencesiz bir işti.

Yapılan öneri kabul edilemezdi.

Taşeron işçiler,  sendikalı güvenceli bir çalışma için aylarca örgütlenme mücadelesi verecek, sendikaya üye olacak, sendikaya üye olduğu için işten atılacak, her türlü mağduriyeti yaşayacak, ondan sonra sen “sorunun çözümü” diye önlerine düşük ücretli, sendikasız güvencesiz bir işi çözüm diye koyacaksın. İşçiler ve sendika haklı olarak bu teklif reddedilince de, “ben sorunu çözmek istiyorum, onlar istemiyor, bunların amacı başka” diyeceksin. Bu anlayışı hangi mantık kabul eder. Güneş balçıkla sıvanmaz. Hiç kimse demokrasinin en temel ilkesi olan örgütlenme hakkını yok sayamaz.  Avcılar Belediye işçilerinin sendikalaşma mücadelesini görmezden gelemez.

152 günün ardından bu mücadele, ana muhalefet partisinin tüm söylemleri için bir gerçeklik ve samimiyet testidir. Mücadelemizin başından beri bir tek talebimiz var. O da sendikaya üye olduğu için işten atılan arkadaşlarımızın, yine belediye bünyesinde işe başlatılmasıdır.

Bu sorunun çözümü de Avcılar belediye Başkanı Sayın Handan TOPRAK BENLİ’nin elindedir. Saygılarımızla.21.9.2016

Belediye-İş Sendikası