15 Temmuz darbe girişimi klasik bir darbe girişimi değildi.
15 Temmuz darbe girişimi, yıllardır el üstünde tutulan; liyakate bakılmadan terfi ettirilen hâkimlerin, savcıların, polislerin, valilerin, kaymakamların, bürokratların ve değişik meslek gruplarından kamu görevlilerinin ve siyasetçilerin başrolünde olduğu kökü dışarda bir ihanet girişimidir.
15 Temmuz hain darbe girişiminin arkasında; ihalelerle önü açılan, büyütülen iş adamları, bürokratik siyasi desteklerle önü açılan hormonlu yapılar vardı.
15 Temmuz darbe girişiminin arkasında; sınav sorularını çalarak kamunun en kritik görevlerinde yer alan emek hırsızları ve onlara göz yumanlar vardı.
15 Temmuz hain darbe girişiminin arkasında, devleti ele geçirmeye çalışan şeytani FETÖ örgütlenmesi vardı.
Bu hain darbenin karşısında aklını kiraya verenler değil, aklını kiraya vermemiş emekçi yurtsever halkımız vardır. Bugün bu mücadele sonucu şehit düşen 250 vatandaşımızı ve 2193 gazimizi bir kez daha saygıyla minnetle anıyoruz. Onlara şükran borçluyuz.
Kalbi bu ülke için çarpan her vatandaşımız, bu zorlu günde taşın altına elini koyarak, dünya demokrasi tarihine altın bir sayfa eklemiştir.
Eğer o kahramanlar olmasaydı, bugün ülkemiz komşu ülkelerde yaşanan çatışmaların bir benzerinin yaşandığı bir ülke olacaktı.
Bu ülkeyi yönetenlerin başta 15 Temmuz şehit ve gazileri olmak üzere tüm vatandaşlarımıza bir borcu var.
O borç; yaşanan tüm hatalardan ders çıkartarak, kamu görevlilerinin atanmasında liyakatin önem vermektir.
O borç, yargının siyasetin emrinde değil, tarafsız ve adil olmasıdır.
O borç, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla yerleşmesi, halkın iradesinin her alanda egemen kılınmasıdır.
Belediye-İş olarak bu vesileyle hain darbe teşebbüsünü bir kez daha şiddetle kınarken, dün olduğu gibi bugün de ister asker, isterse sivil olsun anayasal düzene karşı yapılan darbelerin karşısında, demokrasinin yanında olduğumuzu belirtir, 15 Temmuz şehitlerini minnetle, saygıyla anarız. Saygılarımızla.
12.07.2019